Geçenlerde yayınladığımız bir makalemizde sözünü etmiştik. Avrupa ülkeleri plastik atıklar konusunda önemli adımlar atmaya çalışıyor. Özellikle bu kirliliğin boyutları kendi ülkelerine dokununca çalışmalarını, kanunlarını, cezalarını düzenlemek için ulusal soruşturma komisyonları kurdular.
Geçenlerde yayınladığımız bir makalemizde sözünü etmiştik. Avrupa ülkeleri plastik atıklar konusunda önemli adımlar atmaya çalışıyor. Özellikle bu kirliliğin boyutları kendi ülkelerine dokununca çalışmalarını, kanunlarını, cezalarını düzenlemek için ulusal soruşturma komisyonları kurdular. Bu komisyonlar bir süredir sorunları nasıl çözeriz diye kafa patlatıyorlar.
Bir dönem, tüketicilerin atıkları kendi evlerinden başlayarak ayrıştırmaları konusunda düzenleme getirdiler. Alışveriş torbalarının kullanımını azaltmak için torbaları market kasalarında parayla satarak insanları bez torba kullanımına zorladılar. Sonra tek kullanımlık plastik malzemelerin atıkların büyük bir oranını oluşturduğunu tespit ettiler. Sokaklara ve Marketlere geri dönüşüm kumbaraları koydular. Hatta depozito sistemi ile tüketicinin geri getirdiği atık malzemeye para ödeyen otomatlar geliştirdiler.
Ama sokaklardaki çöp tenekeleri, nehirler, kuytu köşeler yine tek kullanımlık plastik malzeme ile doldu taştı.
Hatta yenilebilir ürünler geliştirdiler laboratuvarlarda.
Soruşturma komisyonları da sürekli inceleme halinde. İngiltere'de Ambalaj Araştırma Birimi tek kullanımlık içecek ambalajlarının çevreye etkisi konusunda komisyona bir rapor sundu. Rapora göre tek kullanımlık ambalaj atıklarının miktarı beş milyon ton olarak belirlenmiş. Bunların içinde bardaklar % 0,5, meşrubat şişeleri ve kutular % 14 olarak oranlanmış. Gıda atıkları ise 7,3 milyon ton olarak belirlenmiş.
En son gerçekleştirdikleri bilimsel çöp toplama araştırması, depozito geri ödemelerinin çöp döküm oranlarını etkilemediğini ve herhangi bir ücret ödemesi yapmadan da plastik su ve meyvasuyu şişelerinin, kahve bardaklarının kullanımının giderek azaldığını ortaya koyuyor.
Raporda, herkesin kendi alışveriş çantasını yanında taşıması yerine, içtiği herşey için vergi alınmasının daha uygun olduğu belirtiliyor.
Pekçok ülke, geri dönüşüm konusunda deposito sistemlerinde yeterli sonucu alamadı.Almanya 2003'ten beri bu konuyla uğraşıyor. Evet deposito sistemlerinin başlamasıyla geri dönüşümde %10 luk bir azalma sağladılar başlangıçta ama aradan geçen 10 yıldan sonra herşey tekrardan başa döndü.
Komisyon raporunda İngiltere'nin son 20 yılda geri dönüşüm oranlarını arttırdığı, insanların geri dönüşümlü ambalaj malzemelerine yönlendiği belirtiliyor.
Son olarak INCPEN yöneticisi Jane Bickerstaffe, "Bu komisyonun yaptığı soruşturmayı memnuniyetle karşılıyoruz ve plastik şişelerin ve kahve fincanlarının neden mevcut oldukları ve hem olumlu hem de olumsuz etkileri hakkında bizleri aydınlatacağını yapacağını umuyoruz" dedi. "Plastik şişelerin ve bardak atıklarının azaltılması konusunun, daha kapsamlı sorunun bir parçası olduğu düşünülüyor. Tek tek öğelere odaklanmanın istenen etkiye sahip olacağına inanmıyoruz." diyerek, sadece plastik su ve meyvesuyu boşlarının bu kirliliği oluşturmadığını, genel bir çözüm üretilmesi gerektiğini söylemektedir.
MAKALEYİ OKUMAK İÇİN RESME TIKLAYINIZ